Küçüklüğümden beri hep hassas anında kızaran kabaran bir cilde sahip oldum. Ergenlik dönemim ve hormonlarımın değişmesiyle beraber vücudumdaki alerjiler bir anda artış gösterdi ve yüzüm bir anda hassaslaştı. Öncelikle kronik ürtiker hastası olduğumu belirtmek isterim. Toz, sabun bazı yiyecekler alerji ve kaşıntı yapsa da beni en çok sinirlendiren vücudumda dokunduğum yerin anında kızarması oldu. Bunu sürekli tolere etmeye çalışssam da maalesef bir bayan olarak üzücü bir duruma dönüşebiliyor. Gelelim rosacae başlangıcıma. Hormonlarımın değişmesiyle, yüzüm bir anda müthiş derecede hassaslaştı. Kızarıklıklar, kaşıntı başladı. Adeta derim inceldi ve en ufacık bir soğuk-sıcak geçişinde, utanma,heyecanlanma, üzülme gibi duygusal durumlarda kıpkırmızı olmaya başladı. Bunu başlarda bilinçsizce makyajla, kozmetiklerle tolere etmeye çalışssam da hastalığa müdahale edilmediği ve günden güne ilerlediği için, işin içinden çıkılmaz bir hale geldi. En sonunda çeşitli doktorlar, hastaneler dolaşmama neden oldu. Ve türlü türlü kremler, dermokozmetiklerle tanıştım.
Öncelikle, bioderma, svr gibi dermokozmetik kremleri kullandım ve hiç etki etmedi. Yüzüm pütürlü, kızarık, lekeli bir şekildeydi. Daha sonra içerisindeki sabun olmayan yüz temizleme jelleriyle yüzümü düzenli olarak temizlemeye ve alerji yapmayacak, hassas ve kuru ciltler için olan nemlendiricileri kullanmaya başladım. Roza hastaları için nemlendirmenin çok önemli olduğunu bilmenizi isterim. Güneşten sürekli olarak korunmam gerektiğini, güneşe çıkasaksam da güneş koruyucu krem kullanmam gerektiğini öğrendim.Güneş koruyucu kremlerle maalesef hala barışamadım. Bembeyaz ve parlak bir şekilde gezmek pek bana göre değil sanırım. O akışkan yapısından hoşlanmıyorum maalesfki.. Güneş kremlerinin de kanserojen içerdiği ve ne kadar koruduğu şu an tartışma içerisin de ve muamma.. Ben güneşte fazla kalmamayı savunuyorum. Bu şekilde doğal yollarla korunuyorum. Gelelim stresin yarattığı ve beslediği kızarıklıklara... Evet, roza stresten beslenen bir hastalık.. Siz ne kadar sakin, mutlu, huzurlu olursanız o kadar fazla yeniliyor bize. Denenip onaylanmıştır. Size huzur ve sakinlik veren bitki çaylarından tüketirseniz eğer, gün için de kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayabilirler.
Şu an hafif pütürlüğüm, kızarıklığım ve lekelerim devam etmekte.. Ama eskiye oranla daha beyaz ve aydınlık bir yüze sahibim. Bunun nedeni, temizleme ve nemlendirme diye düşünüyorum. Huzur, sakinlikte önemli tabi...
Ben şu anda iyi hissetsem de maalesefki bu hastalığı ağır ve sancılı gerçirenler de mutlaka vardır diye düşünüyorum. Yüzüne kortizonlu kremler sürenler ve bu duruma çok üzülenler...
Doktorumun bana tavsiye ettiği tedaviyi paylaşmak istiyorum sizinle.. Cilt lekeleri, kızarıklıkları için kullandığı bir tedavi yöntemi.. Roaccutane tedavisi...Eminim çoğunuz duymuşsunuzdur. Akne ve sivilce problemleri için kullanılan bir hap. Kullanmaya başlamadan alırken imza atıyorsunuz. Karaciğere ciddi şekilde zarar verdiği söyleniyor. Kullanmaya başladıktan sonra, ağda,lazer gibi uygulamalar yasak. Çünkü cilt çok hassaslaşıyor. Dudaklar, eller kupkuru bir şekilde neredeyse çatlıyor. Sürekli nemlendirseniz dahi kuruluk devam ediyor. 6 Aylık bir tedavi süreci..Cilt kuruyarak dökülüyor diyebilirim. Bunun sonucunda karaciğer ciddi hasar alıyor. Cilt lekeleri,kızarıklıklar gideriliyor. Cilt daha beyaz, pürüzsüz bir hal alıyor. Cilt rengi mutlaka açılıyor. Roza hastaları bu tedaviyi yaptığında ciltleri düzeliyor. Kızarıklık azalıyor hatta bitiyor. Yüzdeki damarlar sıkılaşıyor. Roza hastalarının damarları genişlemiş olduğundan, tedavi sonrası o görüntü de ortadan kalkıyor. Peki ben kullandım mı? Tabi ki hayır. Bu kadar vücuda zarar veren bir ilacı kullanmak istemedim. Cesaret edemedim. Yararlarının yanında getirdiği zararlar beni korkuttu. Şifa bu şekilde olmamalı diye düşündüm.Aranızda kullanmak isteyenleriniz olabilir. Ama farklı, bitkisel yöntemler denemek yerine bu kadar zararı ilacı kullanmadan önce, sağlıklı bedeninize tekrar bir dönüp bakmanızı isterim. Karar sizin... Hoşçakalın,sağlıkla kalın.. ♥♡♡♥
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder